Rusya, komşusu Ukrana’yı işgali dolayısıyla ihraç edilme olasılığına karşı önceden hareket ederek Avrupa Konseyi’nden resmi olarak çıktı.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ülkesinin Strazburg merkezli Avrupa Konseyi üyeliğinden ayrılma sürecinin başlatan mektubu konseyin genel sekreteri Marija Pejcinovic Buric’e gönderdi.
Rusya ayrılma kararını duyurduğu mektupta NATO ve Avrupa Birliği’nin konseyi “askeri ve ekonomik açıdan Doğu’ya genişlemesine” hizmet eden bir araç haline getirmekle suçladı.
Rusya’nın kararı Avrupa Konseyi’nin Rusya’yı çıkarmak için kararından hemen önce geldi
Rusya’nın Avrupa Konseyi üyeliği, Ukrayna’yı işgale başladığının ertesi günü yani 25 Şubat’ta askıya alınmıştı. O tarihten itibaren Rus yetkililer Moskova’nın üyelikten çıkma hazırlığında olduğunun işaretlerini veriyor ancak resmi bir girişimde bulunmuyordu.
Bu sebeple konseyin parlamenter asamblesi pazartesi ve salı günü yaptıkları toplantılarda Ukrayna’nın işgalinin “Avrupa Konseyi Statüsü’nün ciddi şekilde ihlal edildiği” görüşüyle Rusya’nın üyelikten çıkarılması için karar üzerinde çalışıyordu.
Avrupa kıtasında insan haklarını korumak amacıyla İkinci Dünya Savaşı sonrasında 1949 yılında kurulan Avrupa Konseyi’nin toplam 47 üyesi bulunuyor. Ukrayna’nın 1996’da, Rusya’nın ise1995’te üye olduğu konseye bir tek Rusya’nın müttefiki Belarus üye değil.
Rusya’nın üyelikten çıkması ne anlama geliyor?
Üyelikten çıkma süreci zaman gerektirse de, Rusya’nın bundan böyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne uymak durumunda kalmayacağı ve idam cezası gibi bazı uygulamaları geri getirebileceği belirtiliyor.
Rusya’nın komünizmin yıkılışının ardından doğu Avrupa ülkelerinde siyasi sistemlerin demokratikleştirilmesine yardımcı olan Avrupa Konseyi üyeliğinden çıkması sembolik önem taşıyor.
Ancak Moskova’nın üyelikten çıkmasının en somut sonucu 145 milyonluk Rus halkının bundan böyle konseyin yargı kolu olan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) korumasından yararlanma hakkının ortadan kalkması.
AİHM’e giden davaların yüzde 24’ü Rusya’dan geliyordu. AİHM önünde sıra bekleyen Rus siyasi muhalif Alexey Navalny gibi bazı sembolik davalar Rusya’yı endişelendiriyor.
Öte yandan Rusya’nın üyelikten çıkması konseyin bütçesinde yılda yaklaşık 500 milyon euro yani yüzde 7’lik gibi önemsiz bir azalmaya sebep olacak.
Moskova’nın resmi girişimi ile Rusya, Avrupa Konseyi’nden çıkan ikinci ülke oldu. Yunanistan 1969’daki darbe sonrasında üyelikten çıkarılma tehlikesine karşı üyelikten çıkmayı tercih etmişti. Ülkede demokrasinin yeniden kurulması üzerine beş yıl sonra Atina yeniden üye oldu.
Türkiye AİHM’de Rusya’nın yerini aldı
Son yıllarda AİHM’e yapılan başvuru sıralamasında sürekli ilk sırada yer alan Rusya’nın üyeliğinin son bulmasıyla ikinci sırada yer alan Türkiye, bu alanda ilk sıraya yerleşti.
Strasbourg Mahkemesi’nde 2021 yılı sonu itibarıyla karar için bekleyen şikayetlerde, Rusya 17 bin 13 başvuruyla ilk sırada yer alırken, Türkiye 15 bin 251, Ukrayna 11 bin 372 ikinci ve üçüncü sıraları aldı. Romanya 5 bin 690 ve İtalya 3 bin 646 ile 4. ve 5. sıralarda.
2021 yılı itibarıyla AİHM bekleyen yaklaşık 70 bin davanın yüzde 70’ini Rusya, Türkiye, Ukrayna ve Romanya’dan gelen başvurular oluşturuyordu.
AİHM’de 2021’de açıklanan mahkeme kararlarında daha önceki yıllarda olduğu gibi Türkiye, ifade özgürlüğü alanında yine en fazla mahkumiyeti alan ülke olmuştu. AİHM, geçen yıl 31 davada Türkiye’yi ifade özgürlüğü şikayetinde insan hakları ihlalinden mahkum etmişti.