23 Kasım 2024 Cumartesi
İstanbul Sözleşmesi kırmızı çizgimiz

İstanbul Sözleşmesi kırmızı çizgimiz

CHP Kadın Kolları, tartışmaya açılan İstanbul Sözleşmesi’ne ilişkin 81 ilde eşzamanlı açıklama yaptı. Kadın Kolları Başkanı Aylin Nazlıaka, İstanbul Sözleşmesi’nin kırmızı çizgileri olduğunu belirterek, “Her gün bir kadının öldürüldüğü, tacize, tecavüze uğradığı ülkemizde sözleşmeyi uygulamak yerine kaldırmak isteyenlere oturdukları koltukları dar edeceğiz” dedi.

CHP’nin 14. Olağan Kadın Kolları Kurultay’ında Kadın Kolları Başkanlığına seçilen Aylin Nazlıaka, son dönemde tartışmaya açılan İstanbul Sözleşmesi’nden imza çekilmesi girişimlerine karşı basın açıklaması yaptı.

81 ildeki CHP kadın örgütleriyle eşzamanlı yapılan açıklamada konuşan Nazlıaka, “İstanbul Sözleşmesi kırmızı çizgimizdir. Bu çizgiyi aşanlara, sözleşmeyi uygulamak yerine kaldırmak isteyenlere oturdukları koltukları dar edeceğiz” dedi.

Türkiye’de uzun yıllardır kadın haklarının sadece kağıt üzerinde olduğunu vurgulayan Aylin Nazlıaka, şunları söyledi:

KADINLARIN HAKLARI KAĞIT ÜZERİNDE: Cumhuriyetimizin ilan edildiği tarihten bu yana, kadınlar olarak elde ettiğimiz tüm haklar bir çırpıda elimizden alınmak isteniyor. Ülkemizde, kadınların hakları ne yazık ki uzun yıllardır yalnızca kağıt üzerinde var. Biz kadınlar elde ettiğimiz haklarımızı bugün hayatın her alanında yaşamak istiyoruz. Erkek egemen iktidar ise hukuken kazanılmış haklarımızı gasp ettiği yetmiyormuş gibi, şimdi de bu hakları tamamen ortadan kaldırmak istiyor. 2011 yılında imzalanan ve kadına yönelik şiddete karşı devletin atması gereken adımları temel alan İstanbul Sözleşmesi, bugün tam olarak uygulanıyor olsa idi birçok kız kardeşimiz yaşıyor olacaktı.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NİN 4 TEMEL HEDEFİ VAR: Birincisi; kadına karşı şiddetin önlenmesi için devletin tedbirler alması gerektiğine işaret etmektedir. İkincisi; eğer kadına karşı şiddet hala devam ediyorsa, kadın-erkek eşitsizliği sürüyorsa devletin kadınların hayatını korumak için etkin adımlar atmasını istemektedir. Devlete “6284 sayılı kanunu uygula, kadınları aktif ve etkin koru” demektedir. Üçüncü adımda ise şiddet önlenemediyse, kadınlara zarar veren erkeklerin adil yargılanması ve cezalandırılması gerektiğini vurgulamaktadır. Devlete “Etkin ceza sistemi uygula, adaleti sağla” demektedir. Dördüncü ve son adımda ise sözleşme devlete kadınların daha güçlü bireyler olabilmesi, hayatın her alanında yer alabilmesi için çalışmalar yapması gerektiğini işaret etmektedir.

Levent Evkuran