25 Kasım 2024 Pazartesi
Türkiye futbola hazır mı?

Türkiye futbola hazır mı?

Gözler, Süper Lig’i 12 Haziran’da başlatmaya hazırlanan Türkiye’ye çevrildi. Peki, pandemi sırasında Türkiye futbola hazır mı?

DW’den Volkan Ağır’ın haberine göre, koronavirüs salgını nedeniyle Mart ayından bu yana Avrupa’da duran futbol tekrar hareketleniyor. Almanya 16 Mayıs’tan itibaren 1. ve 2. Bundesliga’yı seyircisiz olarak başlatacak. Danimarka 29 Mayıs, Portekiz 4 Haziran, Avusturya 9 Haziran’da liglerini başlatacağını açıklayan ülkeler. Türkiye de ise 12 Haziran’da Süper Lig maçlarının 19 Haziran’da TFF 1. Lig maçlarının 18 Temmuz’da ise 2. ve 3. Lig ile Bölgesel Amatör Liglerin başlatılması kararlaştırıldı.

Salgının sert yaşandığı iki ülke Fransa ve Hollanda’da ligler hükümet kararıyla sonlandırıldı. Fransa’da önümüzdeki sene uluslararası müsabakalara gidecek takımlar lig sıralamasına göre belirlenirken Paris Saint Germain şampiyon ilan edildi. Son iki sıradaki takım Toulouse ve Amiens bir alt lige düşürüldü. Hollanda’da şampiyon ilan edilmedi, küme düşen ise olmayacak. Ancak önümüzdeki sene hangi takımın uluslararası kupalarda temsil edeceği lig sıralamasına göre belirlendi ve hiçbir takım küme düşürülmedi. İspanya’da takımlar mayıs ayının ilk haftasından bu yana antrenmanlara başladı. Maçların oynatılması için belirlenen hedef tarih ise en geç haziran ayının ortası. İtalya’da Serie A’nın geleceği henüz belli olmasa da 18 Mayıs’tan itibaren takımlara antrenman izni verildi. İngiltere’de ise henüz kesin olan tek şey seyircili ya da seyircisiz 1 Haziran’a kadar spor müsabakalarının yasaklandığı.

Almanya’da 13 Mart’tan bu yana durdurulan futbol sezonunun kaldığı yerden devam edebilmesi için Almanya Futbol Federasyonu ve Bundesliga Yönetimi kulüplere hem antrenmanlarda hem de maç günlerinde uymaları gereken hijyen kuralları belirledi. Bunlar arasında, gol atıldığında sarılmaya izin verilmemesi, saha kenarında oturan yedek oyuncular ile teknik ekibin maske takması zorunluluğu gibi kurallar bulunuyor.

Türkiye’de ise takımlar nisan ayının sonundan bu yana kendi hijyen önlemlerini alıp fiziksel mesafelerini koruyarak antrenmanlarına başlamıştı. Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Nihat Özdemir’in, 6 Mayıs’ta yaptığı açıklamada liglerin 12 Haziran’da başlayacağını açıklamasının ardından TFF Sağlık Kurulu da antrenman ve maç günleri uygulanmak üzere Futbola Geri Dönüş Öneri Protokolü yayınladı.

Dönüş için erken mi?

TFF ve UEFA Sağlık Kurulu üyesi Dr. Mete Düren HaberTürk’e verdiği röportajda, hazırlanan protokolün her ülkenin futbola dönüş sürecinde uygulamayı planladığı önerilerden bir harman oluşturduğunu kaydetti. İki öneri kitapçığının özellikle maç günü uyulması gereken kurallar bölümündeki bazı maddeler bu yüzden benzerlik gösteriyor.

Farklılıklardan biri Almanya’da maç sonu basın toplantılarının dijital olarak yapılacak olması. Türkiye’de ise maç sonrası basın odalarında hijyen ve mesafe kurallarına uyularak toplantılar gerçekleştirileceği belirtiliyor.

Bu süreçte herkesin kendi dezenfeksiyonunu sağlaması kadar, takımların düzenli olarak testlerden geçirilmesi, uygulanan önlemlerin sonucunu görebilmek ve ligleri sağlıklı bir şekilde devam ettirebilmek için kritik bir önem taşıyor.

Özdemir: Pozitif vakaları ayırıp devam edeceğiz

Maçlar oynanırken futbolcuların ikili mücadele sırasında, taç atışlarında topla elle temas sırasında ya da herhangi bir yan yana koşu sırasında virüs bulaştırmaları ihtimalinin belirsizliği kamuoyunu düşündüren noktaların başında geliyor.

TFF Başkanı Özdemir, ligler başladıktan sonra futbolcularda pozitif vaka görülmesi durumunda izlenecek yola ilişkin yaptığı açıklamada, “Tabii ki pozitif vakalar olabilir. Onları ayıracağız. Yeniden test yaparak yolumuza devam edeceğiz” dedi. CNN Türk yayınında konuşan Özdemir, “Bundesliga’da bir takımda 14 oyuncu kalsa dahi liglere devam etme kararı aldılar. O kadar kararlılar ki ne yapıp edip Bundesliga’yı sonlandırmak istiyorlar. Bizim de hedefimiz budur” diye ekledi.

Enfekte olana karantina uygulanacak mı?

Almanya’da maçlar oynanırken enfekte olduğu tespit edilen futbolculara takımlarının bulunduğu eyalete göre farklı şekilde karantina uygulanacak. Mayıs ayının hemen başında 1. FC Köln takımında testlerinin sonucu pozitif çıkan 2 futbolcu bireysel olarak 2 haftalık karantinaya alındı. Test sonucu pozitif çıkan 2 futbolcusu olduğunu duyuran Dynamo Dresden ise, eyaletinin kuralları gereğince 9 Mayıs’ta takım olarak 14 günlük karantinaya girdi. Bu hafta sonu Greuther Fürth ile oynaması beklenen maç ileri bir tarihe ertelenirken, bu yüzden ligin tamamlanması Temmuz ayına sarkabilir. Türkiye’de ise bu konuda bir plan bulunmuyor.

Çok sayıda futbolcunun testi pozitif

Süper Lig takımları da TFF’nin kararının ardından çalışanlarına ve futbolcularına koronavirüs testi yaptı. Süper Lig kulüplerinden Beşiktaş 10, Fenerbahçe 3, Kasımpaşa 2, Ankaragücü 1, Erzurumspor 11 pozitif vaka açıkladı. TFF 1. Lig takımları Giresunspor 1, Ümraniyespor 1 ve TFF 2. Lig takımı Sancaktepespor 9 pozitif test sonucu olduğunu duyurdu. Bu sonuçların ardından futbolcular da sosyal medyadan Türkiye Futbol Federasyonu’na tepkilerine dile getirdi.

Yine aynı takımın teknik direktörü Mehmet Özdilek ise kimi takımların test sonuçlarını gizli tuttuğu iddiasında bulundu.

Kulüpler de test sonuçlarının ardından liglerin oynatılmaması gerektiği, olduğu haliyle tescil edilmesi yönünde çağrılar içeren açıklamalar yaptı. TFF ise henüz bu yönde bir karar açıklamazken, resmi hesaplarından kulüplere geçmiş olsun mesajları yayınlamakla yetindi. Eski FIFA Asbaşkanı ve TFF Onursal Başkanı Şenes Erzik ise son yaşananların ardından “Şu anda gidişat iyi değil. Birçok takımda pozitif vakalar çıktı. Patlama oldu. Bu göz ardı edilemez. Ligler, haziran ayında başlamayacak gibi görünüyor. Süreci iyi takip etmek gerek. Liglere başlama tarihinin ağustosun sonuna doğru olacağını düşünüyorum” açıklamasını yaptı.

TFF ve UEFA Sağlık Kurulu üyesi Dr. Düren alınan tüm önlemlere karşı gerek Almanya, gerekse Türkiye’nin futbola UEFA’nın düşündüğünden erken başladığını dile getiriyor.

Tescil etmek haksız rekabet olarak görülüyor

Liglerin bugünkü sıralamayla tescil edilmesi, Türkiye’de hem şampiyonluk mücadelesi hem de küme düşmeme mücadelesi veren takımlar arasındaki puan farkının azlığı nedeniyle yarıştaki takımlara haksızlık olarak değerlendiriliyor ve bu karardan mümkün olduğunca kaçınılıyor. Liglerin tescil edilmesi Avrupa kupalarına gidecek takımları etkileyeceği gibi, bu turnuvalardan dağıtılacak ücretlerin kime gideceğinin belirlenmesi anlamına da geliyor. TFF yönetimi bu konuda karar verici olmaktan, bir takıma yakın gösterilme endişesinden dolayı çekiniyor. Eğer lig böyle tamamlanırsa, Trabzonspor ve Başakşehir Şampiyonlar Ligi’ne, Galatasaray ve Sivasspor ise Avrupa Ligi’ne katılma hakkı kazanacak.

Yayıncı kuruluşun net takvim ısrarı

Hem Almanya hem de Türkiye’de liglerin oynatılmak istenmesinin ana gerekçesi ise ekonomik. İki ülkede de liglere ara verildiğinde yayıncı kuruluş yayınlanmayan maçların ödemelerini yapmayacağını açıkladı. Almanya’da Bundesliga’nın Başkanı Christian Seifert liglerin oynatılmaması halinde birçok kulübün batacağını ve önümüzdeki yıllarda Bundesliga’da mücadele edecek ekip bulamayacaklarını ifade etmişti.

Türkiye’de ise ekonomik açıdan uzun süredir kötü yönetimler nedeniyle zor günler geçiren ve gün geçtikçe yayıncı kuruluşa bağımlı hâle gelen kulüpler de bu nedenle maçların akıbeti hakkında net konuşmak ve karar vermekte zorlanıyor. Yayıncı kuruluşun maç takvimi ve ligin nasıl bitirileceğinin belirlenmesi durumunda ödeme yapılacağını açıklaması da 12 Haziran tarihinin dile getirilmesinde önemli bir etken.

Demirören’in baskısı var mı?

Liglerin oynatılması durumunda maçların dünya üzerindeki bahis bültenlerine de girecek olması kulüplerin bir başka gelir kapısını da tekrar açması anlamına geliyor. Bahis oynatma hakkını elinde bulunduran eski Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören’in baskı yaptığı spekülasyonu Türkiye’de liglerin oynatılmak istenmesinin ardında yatan etkenler arasında sayılıyor. Ancak TFF kendi sitesinden yaptığı açıklamada bu iddiaları yalanladı.

Yine aynı takımın teknik direktörü Mehmet Özdilek ise kimi takımların test sonuçlarını gizli tuttuğu iddiasında bulundu.

Kulüpler de test sonuçlarının ardından liglerin oynatılmaması gerektiği, olduğu haliyle tescil edilmesi yönünde çağrılar içeren açıklamalar yaptı. TFF ise henüz bu yönde bir karar açıklamazken, resmi hesaplarından kulüplere geçmiş olsun mesajları yayınlamakla yetindi. Eski FIFA Asbaşkanı ve TFF Onursal Başkanı Şenes Erzik ise son yaşananların ardından “Şu anda gidişat iyi değil. Birçok takımda pozitif vakalar çıktı. Patlama oldu. Bu göz ardı edilemez. Ligler, haziran ayında başlamayacak gibi görünüyor. Süreci iyi takip etmek gerek. Liglere başlama tarihinin ağustosun sonuna doğru olacağını düşünüyorum” açıklamasını yaptı.

TFF ve UEFA Sağlık Kurulu üyesi Dr. Düren alınan tüm önlemlere karşı gerek Almanya, gerekse Türkiye’nin futbola UEFA’nın düşündüğünden erken başladığını dile getiriyor.

Tescil etmek haksız rekabet olarak görülüyor

Liglerin bugünkü sıralamayla tescil edilmesi, Türkiye’de hem şampiyonluk mücadelesi hem de küme düşmeme mücadelesi veren takımlar arasındaki puan farkının azlığı nedeniyle yarıştaki takımlara haksızlık olarak değerlendiriliyor ve bu karardan mümkün olduğunca kaçınılıyor. Liglerin tescil edilmesi Avrupa kupalarına gidecek takımları etkileyeceği gibi, bu turnuvalardan dağıtılacak ücretlerin kime gideceğinin belirlenmesi anlamına da geliyor. TFF yönetimi bu konuda karar verici olmaktan, bir takıma yakın gösterilme endişesinden dolayı çekiniyor. Eğer lig böyle tamamlanırsa, Trabzonspor ve Başakşehir Şampiyonlar Ligi’ne, Galatasaray ve Sivasspor ise Avrupa Ligi’ne katılma hakkı kazanacak.

Yayıncı kuruluşun net takvim ısrarı

Hem Almanya hem de Türkiye’de liglerin oynatılmak istenmesinin ana gerekçesi ise ekonomik. İki ülkede de liglere ara verildiğinde yayıncı kuruluş yayınlanmayan maçların ödemelerini yapmayacağını açıkladı. Almanya’da Bundesliga’nın Başkanı Christian Seifert liglerin oynatılmaması halinde birçok kulübün batacağını ve önümüzdeki yıllarda Bundesliga’da mücadele edecek ekip bulamayacaklarını ifade etmişti.

Türkiye’de ise ekonomik açıdan uzun süredir kötü yönetimler nedeniyle zor günler geçiren ve gün geçtikçe yayıncı kuruluşa bağımlı hâle gelen kulüpler de bu nedenle maçların akıbeti hakkında net konuşmak ve karar vermekte zorlanıyor. Yayıncı kuruluşun maç takvimi ve ligin nasıl bitirileceğinin belirlenmesi durumunda ödeme yapılacağını açıklaması da 12 Haziran tarihinin dile getirilmesinde önemli bir etken.

Demirören’in baskısı var mı?

Liglerin oynatılması durumunda maçların dünya üzerindeki bahis bültenlerine de girecek olması kulüplerin bir başka gelir kapısını da tekrar açması anlamına geliyor. Bahis oynatma hakkını elinde bulunduran eski Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören’in baskı yaptığı spekülasyonu Türkiye’de liglerin oynatılmak istenmesinin ardında yatan etkenler arasında sayılıyor. Ancak TFF kendi sitesinden yaptığı açıklamada bu iddiaları yalanladı.