Gazetecileri Koruma Komitesi’nin (CPJ), 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nün ertesinde, hapishanelerdeki gazetecilerin serbest bırakılması için başlattığı kampanyaya 105 ülke ve 191 örgütten destek geldi. Komite, Corona virüsü salgınının, cezaevindeki kişilerin sağlığı için ağır tehdit yarattığına dikkat çekti.

Gazetecileri hapsetmenin otoriter rejimlerin özelliği olduğunu, ancak salgın süresince hapiste tutulmalarının düpedüz zulüm olduğunu söyleyen CPJ Başkanı Joel Simon, ”COVID-19 ile mücadelede bilgilerin ve fikirlerin özgür dolaşımı gereklidir. Gazeteciler parmaklıklar ardında görevlerini yapamaz” dedi.

#FreePress (ÖzgürBasın) kampanyası kapsamında hükümet başkanlarına da açık mektup kaleme alan CPJ, ”Tüm dünya liderlerinden bu kritik zamanda özgür basını ve bilginin serbestçe dolaşımını korumalarını istiyoruz” ifadelerine yer verdi.

Mektupta, ”Parmaklıklar ardında bulunan 250’nin üzerinde gazeteci adına yetkilileri bu politik mahkumları derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakma çağrısı yapıyoruz. Virüsten etkilenen ülkelerin hapishanelerindeki gazeteciler için özgürlük artık bir ölüm kalım meselesi. Hapisteki gazeteciler çevrelerini kontrol edemezler, kendilerini izole etme kararı alamazlar ve sıklıkla gerekli tıbbi tedaviden yoksun bırakılırlar. Gazeteciliğin bedeli ölüm cezası olmamalı” denildi.

Gazetecileri Koruma Komitesi, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği Dış İlişkiler Servisi’ne de hapisteki gazetecilerin serbest bırakılması için baskı yapması çağrısında bulundu. CPJ, BM Genel Sekreteri’nden de parmaklıklar ardındakiler için acilen faaliyete geçmesini talep etti.