Biz Gazeteciyiz

Millet İttifakı Kanal İstanbul’a Karşı

Hükümetin yeniden gündemine aldığı Kanal İstanbul, bugün İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği bilimsel toplantıyla tartışmaya açıldı.

40 bilim insanının 8 ayrı panelde görüşlerini açıklayacağı çalıştaya muhalefet partilerinden yoğun katılım oldu.

Kanal İstanbul Çalıştayı’na son iki seçime Millet İttifakı olarak giren Cumhuriyet Halk Partisi ve İyi Parti’nin genel başkanları da katılarak İstanbul Boğazı’na alternatif olacak su yolu projesine karşı çıktılar.

Akşener: ‘Kanal İstanbul, İstanbulluları cezalandırmaktır, İstanbullular da onları sandıkta cezalandıracak’

Çalıştayı izleyen yaklaşık 1500 kişiye hitap eden İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, ‘‘Kanal İstanbul’un 9 senedir üzerinde durulmuyordu, bugün niçin birden bire önümüze getirildi anlamak mümkün değil. Herhangi bir bilim insanıyla tartışılmış mı? Hayır. 9 yıl boyunca uyutulmuş da niye bugün ortaya konmuş? Türkiye’ye büyük kazançlar sağlayacak mı? Hayır. İstanbulluyu ferahlatacak mı? Hayır. Sayın Erdoğan bu ülkenin babası sayıyor kendini. Böyle bir ruh hali olamaz. Seçilmiş, seçimli monarşinin hüküm sürdüğü, sarayların hüküm sürdüğü, ben istiyorum kavramının ortaya çıktığı bir ülkede yaşıyoruz. Erdoğan babamız, bizler de onların sinirini bozan insanlarız. Bu İstanbulluyu cezalandırmaktır’ dedi.

İyi Parti lideri, İstanbulluların hükümetin Kanal İstanbul ısrarına sandıkta gereken yanıtı vereceğini söyledi.

Kılıçdaroğlu: ‘TÜBİTAK MAM, Kanal İstanbul’un ÇED raporunu yerden yere vuruyor’

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun davet gönderdiği –Kanal İstanbul projesinin fikir babası- Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çalıştaya katılmadığını söyleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı’na bağlı olan TÜBİTAK’ın da projeye karşı olduğunu öne sürdü.

CHP lideri, ‘‘Bu kurumun, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na verdiği bir rapor var. Raporu hazırlayan, MAM dediğimiz, Marmara Araştırma Merkezi Başkanlığı var. 14 madde halinde bu projenin ne kadar yanlış olduğunu orada sayıyor, altında da 6 bilim insanının imzası var. ÇED Raporunu yerden yere vuruyor. Bana inanmayabilirsin, diğer bilim insanlarına da inanmayabilirsin. Ama sana bağlı bir kurum. TÜBİTAK dediğimiz, Türkiye’nin gözbebeği olan bir kurum. Ona da soruyorlar, Ne diyorsun?’ diye Kanal İstanbul’la ilgili. 14 madde halinde tek tek bu projenin ne kadar yanlış olduğunu sayıyor. Eğer bulamazsan o raporu ben sana göndereceğim. Ama diyorsan ki, ‘Sen gönderdiğin zaman ben inanmıyorum’, Putin’e göndereyim o sana göndersin’’ dedi.

‘‘Bu projenin önceliği rant ve para hırsı’’

Daha önce projeye hiçbir koşulda destek vermeyeceklerini söyleyerek müteahhitlerin bu işe girmemelerini söylemiş olan CHP Genel Başkanı, bu görüşünü yineledi.

Kılıçdaroğlu, ‘‘Bir projenin önceliklerini bir kişi belirliyor. ‘Bu ameliyat mutlaka yapılacak’ diyen adamın, önce doktor olması lazım. Doktor da değil. Sorunumuz bu zaten. Uzmanı olsa deriz ki ‘Bu işi biliyor’. O işi de bilmiyor, bilmemesi de gayet normaldir. O işin eğitimini almamış. Her şeyi ben biliyorum mantığıyla yola çıkılan bir ülkede gelişmişlik değil az gelişmişlik konuşulur. Bu şehrin, bu ülkenin bu kadar derdi varken, bu projenin önceliği nedir? Rant, para hırsı, birilerine para verme. Bunu yapmaya kalkan kim olursa bir kuruş vermeyeceğiz. Millet İttifakı iktidarında. Kimse yeltenmesin’’ dedi.

İmamoğlu: ‘İstanbul’un bazı bölgeleri Kanal İstanbul’la felç olur’

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olduğu günden beri Kanal İstanbul’a karşı olduğunu söyleyen ve bu tutumunda ısrarcı olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, toplumu ikna etmeleri halinde hükümetle her türlü işbirliğine açık olduklarını söyleyerek liderlerden daha mutedil bir dil kullandı.

İmamoğlu, ‘‘İstanbul’a tek bir kazma vuracak olan bile bunu anlatmak zorundadır. Şehri böyle riskli, böyle ölümcül bir ameliyata sevk edenler, ‘Siz ne derseniz deyin, bu ameliyat yapılacaktır’ diyemezler. İstanbul sakat kalacak, bazı bölgeleri felç olacak. Bizim Kanal İstanbul’la ilgili fikrimiz siyasi değil hayatidir. İstanbul, Kanal İstanbul’a mecbur bir şehir değildir. Ama İstanbul, duran metro yatırımlarını başlatmaya, çok daha fazla yeni metro ve kent içi ulaşım alternatifleri için yatırım yapmaya, onlarca yıldır çözülememiş trafik sorununu bütün medeni metropoller gibi çözmeye mecburdur. İstanbul, elinde kalan yeşil alanlarını korumaya, geliştirmeye ve artırmaya mecburdur. İstanbul, elindeki su kaynaklarını titizlikle korumaya, geliştirmeye ve yeni alanlar yaratmaya mecburdur’’ dedi.