Türk medyasında ve muhabirler ve gazetecilerde çok yaygın olan bir söylem biçimi, Hürriyet yazarı Ahmet Hakan tarafından eleştiri konusu yapıldı. Hakan, söylemlerinde ve yazılarında devletle, kurumlarla özdeşleşme içine giren, aktardığı gelişmelerin öznesinde bulunanlara ‘gazeteci mesafesi’ koymayan ve ‘Biz’ diye hitap eden medyaya eleştiri getirdi. Özellikle de çatışma alanına giden muhabirlerin haberlerine doğrudan yansıyan bu söylem biçimi Ahmet Hakan’ın yazı konusuydu.
Ahmet Hakan’ın yazısı şöyle:
“Gazeteci sahada kazandık’ demez, ‘Türkiye sahada kazandı’ der” ifadesini kullanan Hakan, “Gazeteci dediğin kişi siyasetçi gibi, karar alıcı gibi, asker gibi, diplomat gibi, devlet yetkilisi gibi konuşmaz” dedi.
Hakan’ın “Hangisi daha münasip: Çok iyi oldu demek mi? Yakınıp dövünmek mi?” başlığıyla yayımlanan yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Amacımız” demez, “Türkiye’nin amacı” der.
“Harekât yapıyoruz” demez, “Türkiye harekât yapıyor” der.
“Sahada kazandık” demez, “Türkiye sahada kazandı” der.
“Masada da kazandık” demez, “Türkiye masada da kazandı” der.
“Güvenli bölge oluşturuyoruz” demez, “Türkiye güvenli bölge oluşturuyor” der.
*
Gazeteci dediğin kişi…
Siyasetçi değildir, karar alıcı değildir, asker değildir, diplomat değildir, devlet yetkilisi değildir.
*
Bu nedenle…
Siyasetçi gibi, karar alıcı gibi, asker gibi, diplomat gibi, devlet yetkilisi gibi konuşmaz.